Scroll Top

ANAMED Bülten – Küresel salgın, ANAMED bursiyerlik yaşantınızı ve ilgili araştırma sürecinizi nasıl etkiledi?

by Ellen Nye, ANAMED Doktora Adayı Bursiyeri (2019-2020)
anamed-blog-screenimage

Anlatılanlara göre, yirminci yüzyıl başı tarihçilerinden R. H. Tawney, meslektaşlarına “sağlam bir çift bot” giymelerini öneriyordu. Tawney, tarihçilerin belgelere bakmakla yetinmemeleri ve aynı zamanda geçmişi daha iyi anlayabilmek için seyahat etmeleri gerektiği kanısındaydı. 2020 yılının neler getireceğini bilseydi, Tawney belki de bize rahat bir çift terlik almamızı önerecekti.

Bu yılın Mart ayı başında, ANAMED’den ayrılıp önce Londra’daki arşivlerde çalışmak sonra da Atlantik Okyanusu’nu aşıp Charlotte, North Carolina’da akademik bir konferansa katılmak üzere iki hafta sürecek bir seyahate çıktım. Dikkatle planladığım yolculuğumun her aşamasında Covid-19 ile ilgili durum gittikçe daha açıklık kazandı. Londra’ya henüz ayak basmışken Koç Üniversitesi seyahat kısıtlamaları ve karantina prosedürlerini duyurdu. Londra’dan uçağa binmem ile Charlotte’a ayak basmam arasında bir zamanda, Amerikan üniversitelerinin çoğu, akademik yılın geriye kalanında kampüslerin kapalı olacağını duyurdu. Charlotte’taki konferans, olağan katılımın sadece yüzde onu ile gerçekleşti. Katılanların çoğu da benim gibi planlarını değiştiremeyecek kadar uzaktan gelmiş insanlardı. Bunun hemen birkaç gün sonrasında ise bir konferansın düzenlenmesi söz konusu bile olmayacaktı. Daha sonra, valizimi toplayıp eve döndüm: ANAMED’e değil de ABD’ye, New Haven’deki üniversiteye. ANAMED’deki kahraman arkadaş ve meslektaşlarım sayesinde de belgelerime, kitaplarıma ve kişisel eşyalarıma kavuştum.

İstanbul Boğazı’ndan çok uzakta, New Haven’deki çalışma masamda dönemlerinin gezginleri olan on yedinci yüzyıl Levant Şirketi tüccarlarının tarihsel belgeleri aracılığıyla seyahat ettim. Bu tüccarlar, Londra ve Akdeniz’in doğu kıyıları arasında kumaş, ipek ve fikir ticareti yapıyor, vebanın gölgesinde işlerini sürdürmeye çabalıyor ve erken dönem modern yaşamın kırılganlığı ile karşı karşıya kalıyorlardı. Halkı salgın hastalıktan korumak için katı karantina politikalarını savunanları, taşımacılıkta ve ticarette oluşan gecikmeleri engellemeye yönelik ekonomik çıkarlar ile karşı karşıya getiren hararetli tartışmalar onların döneminde de olmuştu.

Covid-19, son birkaç ay içinde okuma listelerimizi de belirleyip bizleri Daniel Defoe’nin Veba Yılı Günlüğü ya da Albert Camus’un Veba gibi eserlerine yönlendirdi. Bunun yanı sıra rastlantı eseri yine geçen mart ayında yayımlanan Sarı Bayrak: Karantina ve Britanya’nın Akdeniz Dünyası, 1780–1860 başlıklı eseri deöneririm. Alex Chase-Levenson’un eserinde yer verdiği, kamu sağlığı görevlileri ile serbest ticareti destekleyenler arasında on dokuzuncu yüzyılda gerçekleşen tartışmaların analizleri garip bir şekilde tanıdık gelebilir.

Hepinizin sağlıklı ve iyi olduğunu umuyorum. Belki çok yakında, yine seyahat etmek için o sağlam botlara ihtiyacımız olacak!

Ellen Nye, ANAMED Doktora Adayı Bursiyeri, 25 Mayıs 2020