Ayhan-Koçyiğit, Elif Selena

Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ)

Araştırma Konusu: Üç Kamusal Meydanın Hikâyesi: Ankara’daki Atpazarı, Ulus ve Kızılay Örnekleri Üzerinden Tarihî Kent Alanlarının Sürekliliği İçin Yönetim Stratejileri Geliştirilmesi

Araştırması, esas olarak, tarihî nitelik taşıyan kamusal açık alanların devamlılığı için bir yönetim perspektifi geliştirmeye odaklanmaktadır ve koruma kavramına hem sosyal ve kültürel hem de iktisadi yönlerden bakan bütünsel bir yaklaşım önermeyi amaçlamaktadır. Bu ilgi alanına paralel olarak, Kaplan-ANAMED Arkeolojik Alan Yönetimi Bursu için yapacağı araştırma kapsamında, “Üç Kamusal Meydanın Hikâyesi: Ankara’daki Atpazarı, Ulus ve Kızılay Örnekleri Üzerinden Tarihî Kent Alanlarının Sürekliliği İçin Yönetim Stratejileri Geliştirilmesi” başlıklı bir proje üzerinde çalışmayı planlamaktadır.
Tarihî Ankara’nın kamusal açık alanlarının çoğu ya arkeolojik ya da kentsel bölgeler içerisinde yer almaktadır; Roma döneminden itibaren kullanılagelen bu alanlar, farklı kültürlerin fiziksel ve sosyal özelliklerini taşır. Bu nedenle, söz konusu mekânların tarihsel bir süreklilik içinde analiz edilip değerlendirilmesine dayalı bütünsel bir yaklaşım geliştirilerek onların çok katmanlı özelliklerinin anlaşılması ve korunması gerekmektedir. Bu doğrultuda, Ankara’da farklı dönemlerin kamusal açık alan anlayışını yansıtan Atpazarı, Ulus ve Kızılay Meydanları proje kapsamında incelenmek üzere seçilmiştir. Bunlardan ilki olan ve Kale kapısının önünde yer alan Atpazarı Meydanı, Bizans döneminden itibaren kullanılmış olup Osmanlı klasik döneminde ticaret, sanat ve zanaat açısından şehrin en önemli meydanı olarak görülebilir. Tarihî Ankara’nın eteklerinde yer alan Ulus Meydanı’nın ise Roma döneminde Agora’nın bir parçası olarak kullanıldığı kabul edilmektedir. Yukarı Yüz’ün ​​(özellikle 1881’de çıkan yangından sonra) önemini kaybetmesiyle birlikte bu meydan Osmanlı’nın son döneminde Ankara’nın tek kamusal meydanı olarak kalmıştır. Son örnek olan ve Yenişehir semtinin merkezinde yer alan Kızılay Meydanı ise, diğerlerinden farklı olarak, Erken Cumhuriyet döneminde başkentte yapılan modern şehir planlamasının gerekliliklerine yanıt olarak sıfırdan üretilmiştir.
Sonuç olarak, proje, Atpazarı, Ulus ve Kızılay Meydanlarının dönüşüm sürecini tartışmayı ve bu alanların fiziksel ve sosyokültürel bağlamını etkileyen ana faktörleri anlamayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda, araştırma, kamusal açık alanlar için bir yönetim stratejisi geliştirme olasılığını değerlendirirken yalnızca fiziksel nitelikleri değil, aynı zamanda işlevsel, sosyal ve manevi nitelikleri de dikkate alan bir tarihî kent peyzajı yaklaşımını benimsiyor; mekânın kullanıcılar tarafından nasıl algılandığı ve günlük faaliyetlerin sürdürülebilirliği gibi meseleleri de masaya yatırıyor. Bu sayede, projenin ortaya koyacağı sonuçlar, kent içindeki tarihî alanların koruma ve yönetim planlarında uygulanabilecek bütünsel bir yaklaşım belirlemeye yönelik ileriki faaliyetler için bir temel teşkil edecektir.